Wednesday, November 24, 2010

Alooooo... Aloooooo... :)

Oooo koşun koşun eğlence var:) Hoş geldiniz buyurun lütfen...
Ne alaka simdi demeden önce bir dinleyin diyorum:) Herkesin aptallıkları olmuştur zaman zaman.  Benim zaman zaman değil çoğu zaman oluyor o başka.  Nasıl yapıyorum ben bile bazen şaşıyorum. Şimdi bu yazımı tüm aptallara armağan etmek istiyorum.  Siz istediğiniz kadar üstünüze alınmayın ama bir gerçek varsa sizinde aptallıklarınızın olmuş olma ihtimalidir. Henüz aptalligin olmadıysa üzülme mutlaka olacaktır bu bir insanlik hali. Ben türümün tek örneği olamam ya:)
 
Efendim simdi sizinle paylaşacaklarım yoğun bir iş günü içerisinde gerçekleşmiştir. Hatırladığım kadarı  ile bizim şirkette santralin telefon hatları ile sorun yaşadığı bir günde telefonlar güvenliğe aktarılmıştı. Neyse ben gün içerisinde mailleştiğim bir arkadaşımı aramak için en son gönderdiği maili açıp telefon numarasını tuşladım. Telefonu açan şahsin ne dediğini duymamazlıktan gelerek konuşmak istediğim kişinin ismini verdim ve departmanını belirttim. Beklemeye aldılar. Daha sonra “Axi Hanim burada o isim de kimse görünmemektedir, yanlış aramış olmayasınız” dedi.

Ben de “şaka mı yapıyorsunuz nasıl yanlış aramış olabilirim ki. Öyle birinin olmaması imkansız çünkü ben daha önce orada çalıştım ve aradığım şahsin orada olduğuna adim gibi eminim’ dedim. Israrıma dayanamayan telefonun ucunda ki adam beklemeye aldı tekrar. Fakat geri donduğun de hala öyle birinin olmadığını söyledi. Nasıl yani? Evet, ben de aynen öyle dedim:)


Sonra başka isim verdim ama o isim de kayıtlarda olan biri değilmiş. Telefon sakası falan sandım. Ciddi diyorum. Telefonu kapadım ve arkadaşıma mail attım. “Kızım az önce sana ulaşmaya çalıştım ama orada olmadığını hatta bir çalışan olarak görünmediğini söylediler şu telefonuna çıkar mısın bir zahmet”  diye yazıp yolladım. Yanıt fazla gecikmedi ve arkadaşım dahilinden direkt ona ulaşmamı söyledi.


Peki anasını satım dedim ve numarayı tekrar çevirip maillerimizden dahilisini bulup tuşladım. İlginç bu defa da hat meşgul düşmüştü. Birkaç dakika sonra tekrar aramak için kapadım. Geri aradığım da yine meşgul çalıyordu. Tekrar bir mail daha attım “Kızım seni arıyorum ama hattın meşgul Cumhurbaşkanı ile mi görüşüyorsun kapa telefonunuuuuuuuuuuuuuu’ dedim. Anında yanıt geldi ve “Lan manyak mısın benim hattım meşgul değil kimseyle konuşmuyorum” diyordu arkadaş. 
Ya ben deliriyordum ya da cidden birileri benimle kafa buluyordu. Santralin numarasını tekrar cevirdim. Bu defa telefonu açan kişinin ne dediğini duymuştum. Buyurun bilmem ne firması dedi. Tepkim “ne ne firması ne firması pardon” dedim. Adam tekrarladı. 'Yuhhhhhhhhhhhhhhh' dedim ve özür dileyip telefonu kapadım:)

Daha sonra zaten bir sure kendime gelemedim. 

Ben akıllı ne yapmış olabilir sizce? Evet aynen arkadaşın şirketi diye kendi şirketimi arıyordum ve dâhilini cevirdim niye meşgul kızım hattın derken de aslında kendi dâhilimi tuşluyormuşum.
Güvenlik beni aradı sonra. Axi Hanim siz iyi misiniz dedi. Evet iyiyim ne oldu ki dedim:) Çaktırmayacağım güya. Rezil oldum ya yediremiyorum kendime:)
Az önce bizi arayıp firmamızda kayıtlı olmayan birine bağlamamızı istediniz de” dedi. Haa evet ya kusura bakmayın bir yanlış anlaşılma oldu dedim  sanki böyle yanlış anlaşılmalar çok normalmiş gibi ve kaba davrandığım için de onlardan özür diledim:)

Bir insan ne kadar aptal olabilir ki sayın misafirler? Yani hadi tamam kendi firmanın numarasını çevirdin yanlışlıkla okey insanlık hali ya peki adamın “buyurun bilmem ne firması” derken kendi firmanı aradığını sana bas bas bağırırken nasıl duymamazlıktan gelirsin? Ya hadi bu da boşluğuna, dalgınlığına şey etti diyelim de  kızım kendi dâhilini çevirip arkadaşının dahilisi çevirdiğini nasıl düşünürsün? Sonra birde arkadaşına kapa kızım telefonunu meşgul çalıyor sana ulaşamıyorum diye tiplere giriyorsun:)
Ne gündü be! Vay anasını ben kafayı yemek üzereyim dedim ve eve gitmeyi iple çektim.  Biliyor musunuz bir keresinde de asistan arkadaşlarımın birini arayıp karsımdaki  “alo ben bilmem kim” diye acınca kıza 'sen kimsin ne oldu niye aradın' demiştim. Saka değil valla da billâh da dedim:)
"Axi ben mi seni aradım
" dediğinde yok ben aradım, özür dilerim deyip niye aradığımı unuttum' deyip telefonu kapatmakla yetinmiştim:)

Ay ne günlerdi be..
Benim sayemde millete eğlenecek malzeme çıkıyordu ha. Yaptıklarımı bir de utanmadan
güle güle arkadaşlarla paylaşıp benimle bana gülmelerini izledim :)

 Hadi ama bana öyle bakmayın. Sizin de olmuştur mutlaka böyle aptallıklarınız. Fena mı oldu iste eğlendik hep beraber:)
Şimdilik bana eyvallah. Dağılabilirsiniz burada stand-up yapmıyoruz:)

2 comments: